Stephan Krawczyk, sahnede durmadığında hiç dikkat çekmiyor. Evet, bugün kimse Sosyalist Birlik Partisi’nin (SED) iktidar sahiplerini korkutmakla kalmadığını hayal etmek zor oluyor. O, 1980’li yıllarda, düzene uyum sağlamayan birçok insan için “yeni bir Biermann’dı”. Belki bu karşılaştırma biraz abartılıydı ancak, bunun arkasında insanın kendisinin yapmaya cesaret edemediklerini yapan ve kendisini özdeşleştirebileceği birine, bir kişiliğe özlem duyması yatıyordu. Stephan Krawczyk, devrime müzikle eşlik edemedi. Ama o, devrime giden yolu açan cesur küçük grubun üyelerinden biriydi. 

Krawczyk’in hayatı, başlangıçta planlandığı gibi seyrediyordu. 1974’de lise diplomasını aldıktan ve askerliğini yaptıktan sonra SED’ye üye oldu, bir kültürevinde çalıştı ve 1978 ile 1982 yılları arasında Weimar’de konser gitarı dalında açık öğretimini tamamlayabildi. O zamanlar resmi olarak kabul gören ve 1982’de Demokratik Alman Cumhuriyeti’nde (DDR) bir LP çıkaran Liedehrlich Grubu’nun üyesiydi. Krawczyk, 1980 yılından bu yana serbest meslek sahibi olarak şarkı besteliyordu. Bir yıl sonra DDR’nin en iyi şanson şarkıcısı ödülünü aldı. 

1984 yılında, Doğu Berlin’e taşındığında, Freya Klier’i tanıma ve sevme şansı oldu. O, sistemi eleştiren besteleriyle tanınmaya başladı. 1985’de SED’den istifa etmesi de, ona konulan meslek yasağı da bunun doğal sonucuydu.

Artık yasaklı bestekar olarak kült statüsüne erişmişti. Ferya Klier’le ortak yaptıkları projeler ve sahneledikleri underground’da bir numara olmuştu. Gizli servis Devlet Güvenlik Bakanlığı onları OV “Sinüs” isimli en yüksek derecede izlemeye almıştı. Krawczyk ve Klier, Kasım 1987 yılında SED ideolojik şefi Kurt Hager’e bir açık mektup yazdılar. Bu mektupta, ondan, bağımsız olarak sanat ve kültür, insan haklarına saygı ve kendilerine konan meslek yasağının geri alınmasını talep ettiler. Stephan Krawczyk o dönemler Schwarzer Kanal isimli yasadışı bir radyoda çalışıyordu. Daha sonra aynı şekilde Radio Glasnost yayınına katıldı. 

Stephan Krawczyk, Ocak 1988’de resmi Liebknecht-Luxemburg yürüyüşüne kendi pankartıyla giderken tutuklandı ve 2 Şubat tarihinde Freya Klier’le birlikte Federal Almanya’ya sınır dışı edildi. Daha sonra, her ikisinin de ,“Torsten” ismiyle gizli servis Devlet Güvenlik Bakanlığı ajanı olan avukatları Wolfgang Schnur tarafından dışardaki gelişmeler hakkında bilgilendirilmedikleri, onlar için oluşan geniş toplumsal dayanışmadan habersiz bırakıldıkları ve böylelikle ülke dışına çıkmak için dilekçe vermeye itildikleri ortaya çıkacaktı.

Stephan Krawczyk devrimi, duvarın yıkılmasını ve birliği bugün de yaşadığı Berlin’den izledi. Sayısız CD, kitap ve konserler onun kırılmaz yaratıcı gücünün ifadesidir.