Gitmek isteyenlerin sayısı çoğalıyor
1989 yılının ilk yarısında yüz binin üzerinde insan, Federal Almanya Cumhuriyeti’ne gidebilmek için dilekçe verdi. Bu insanlar, Demokratik Almanya Cumhuriyeti’nde (DDR) kendileri için bir gelecek görmüyor ve politik yönetime olan tüm güvenlerini yitirmişler. Yazın, on binlerce insan ülkeyi terk ediyor. Bunların çoğu Prag, Varşova ve Doğu Berlin’deki Federal Almanya temsilciliklerine sığınıyor.
Mayıs 1989’da Macaristan, Avusturya’ya olan sınır kapılarını tek tek açmaya başlıyor. Batı Alman medyası bu konu hakkındaki haberlere genişçe yer veriyor ve DDR tarihinde görülmemiş bir kaçış dalgasını başlatıyor. On binlerce insan, özellikle de gençler, yaz tatili boyunca komşu Doğu Blok ülkelerine sığınıyor. İnsanların, hafızalarından silinmeyen 7 Mayıs 1989 seçim sahtekarlığı, şimdi oylarını ayaklarıyla kullanmalarına neden oluyor.
Gittikçe daha fazla insan, dolup taşan Federal Almanya elçiliklerine tel örgüleri ve duvarları aşarak ulaşıyor. 30 Eylül’de Batı Alman Dışişleri Bakanı Hans-Dietrich Genscher, insanların özlemle beklediği haberi, yani Federal Almanya’ya kabul edilecekleri haberini veriyor. Bakanın sesi, insanların özgürleştirici mutluluk çığlıkları arasında kayboluyor. DDR yönetimi, halkın ülkeyi terk etme ve reform yapma kararlılığına uygun bir tutum alacak durumda değil.